Maddi ve manevi tazminat tarafları ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaate göre belirlenmelidir.

Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu’nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir.

Tebligatın “çalışan” sıfatıyla stajyer avukata tebliği geçersizdir.

ÖZET : 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 4667 sayılı Kanunla değişik 23. maddesinde stajın yapılması ve stajyerin ödevleri düzenlenmiş ve maddenin ikinci fıkrasında “Stajyer, avukatla birlikte duruşmalara girmek, avukatın mahkemeler ve idari makamlardaki işlerini yapmak, dava dosyaları ve yazışmaları düzenlemek, baroca düzenlenen eğitim çalışmalarına katılmak, baro yönetim [Daha Fazla…]

Kişisel Veri Nedir?

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun “Kişisel Verilerin İşlenme Şartları” başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasında kişisel verilerin ilgili kişinin açık rızası olmaksızın işlenemeyeceği, ikinci fıkrasında ise Kanunlarda açıkça öngörülmesi, fiili imkânsızlık nedeniyle rızasını açıklayamayacak durumda bulunan veya rızasına hukuki geçerlilik tanınmayan kişinin kendisinin ya da bir başkasının [Daha Fazla…]

Dava açılmadan önce SGK’ya başvuru şartı tamamlanabilir dava şartıdır.

Yukarıda anlatılan bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı sigortalının dava açmadan önce Kuruma başvurusunun olmadığı ve mahkemece, başvurunun bulunmaması sebebiyle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Kuruma başvuru şartının 6100 sayılı Kanun’un 115/2. maddesi kapsamında tamamlanabilir dava şartı olarak değerlendirilmesi gerekli iken kesin dava şartı olarak değerlendirilip davanın usulden reddine karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece, davacı tarafa 6100 sayılı Kanun’un 115/2. maddesi uyarınca 7036 sayılı Kanun’un 4. maddesindeki düzenleme gereği davaya konu istemi hakkında Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat etmesi ve bu müracaat hakkında anılan yasal düzenleme uyarınca Kurumun ret iradesini gösterir işlem veya eyleminin olduğunun belgelenmesi için kesin süreli ihtarat gönderilmeli, bu süre içerisinde dava şartı eksikliğinin tamamlanmaması hâlinde, dava, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedilmeli, Kuruma başvuru şartının tamamlanması hâlinde ise davanın esasına girilerek varılacak sonuca göre karar verilmelidir.

Hâkim nihaî karar ile o davadan elini çeker, verdiği karardan dönemez ve onu değiştiremez.

ÖZET : Yargılamaya son veren ve hâkimin davadan elini çekmesi sonucunu doğuran kararlara nihaî karar denir. Meselâ, yetkisizlik kararı, görevsizlik kararı, boşanma kararı, aylık kiranın bedelinin tespiti kararı, dava sırasında (dava konusu) borcun ödenmiş olması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı gibi. Hâkim nihaî [Daha Fazla…]

Birleştiği yerde çek ile alonj arasında iradi ve hukuki bir bağ kuracak şekilde bir yazı, imza veya işaret bulunmalıdır.

Birleştiği yerde yukarıda açıklandığı şekilde çek ile alonj arasında iradi ve hukuki bir bağ kuracak şekilde herhangi bir yazı, imza veya işaret bulunmadığından ve çekin tanzim tarihi ile Banka’ya ibraz tarihinin aynı olması gibi somut olayın özellikleri de dikkate alınarak davalının bu çeke dayalı olarak alonj üzerinde ilk cirosu bulunan davacıdan alacaklı olduğunu ispatlayamamış olduğundan menfi tespit davasının kabulüne ilişkin, sonucu itibariyle doğru olan kararın gerekçesinin düzeltilerek onanması gerekir.

Üniversitede memurun öğrencinin omuzuna elini attığı ve karınına hafifçe dokunduğu yolundaki davranışı aylıktan kesme değil uyarma cezası ile cezalandırılır.

Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliğinin 5. maddesinin (ı) bendinde yer alan “öğrencilerle olan ilişkilerinde, Devlet memurluğu ve öğretim elemanı saygınlığına aykırı davranışlarda bulunmak” fiili kapsamında uyarma cezası olarak değerlendirilmesi gerektiği açıktır.

Kişisel Verilerin İlgili Kişi Tarafından Alenileştirilmiş Olması

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun “Kişisel Verilerin İşlenme Şartları” başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasında kişisel verilerin ilgili kişinin açık rızası olmaksızın işlenemeyeceği, ikinci fıkrasında ise Kanunlarda açıkça öngörülmesi, fiili imkânsızlık nedeniyle rızasını açıklayamayacak durumda bulunan veya rızasına hukuki geçerlilik tanınmayan kişinin kendisinin ya da bir başkasının [Daha Fazla…]

Vekalet Ücreti

Avukatlık sözleşmesinin önemli bir unsuru olan avukatlık ücreti ise Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesinde düzenleme altına alınmış ve avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağ veya değeri ifade ettiği belirtilmiştir.