Has…tir lan sözü hakaret midir?

Sanığın katılan polis memuru A..K..’a ”has…tir lan” diyerek hakaret ettiği…

➡️ Hakaret Suçu ve Cezası Nedir?

➡️ Hakaret Nedeniyle Manevi Tazminat Davası Dilekçe Örneği

➡️ 

➡️ Yargıtay Kararlarında Hakaret Olarak Kabul Edilmeyen Sözler Hangileridir?

➡️ Yargıtay Kararlarında Hakaret Olarak Değerlendirilen Sözler Hangileridir?

➡️ Senden hoca değil münafık bile olamaz sözü hakaret midir?
  • ÖZET;
  • Sanığın katılan polis memuru A..K..’a ”ha s…tir lan” diyerek hakaret ettiği…
  • Hakaret suçunun okul önünde işlendiği nazara alınarak TCK’nın 125/4. maddesindeki aleniyet unsurunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin değerlendirilmemesi,
  • Suç tarihi itibarıyla sanığın adli sicil kaydında hukuki sonuç doğurmayan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın bulunması karşısında, duruşma tutanaklarına yansımış olumsuz bir hali bulunmadığı ve yüklenen suçlar nedeniyle meydana gelmiş maddi nitelikte bir zararın söz konusu olmadığı da gözetilerek, kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, CMK’nın 231/6. maddesindeki objektif ve subjektif koşullar irdelenmeksizin, ”suçun işleniş biçimi ve özellikleri” lehe değerlendirilerek her iki suçtan asgari hadden uygulama yapıldığı halde, bu kez hangi somut veri ve olgulara dayanıldığı da gösterilmeden ”sanığın kişiliği, suçun işleniş biçimi ve özellikleri” şeklindeki gerekçeyle TCK’nın 62 ve 50. maddelerinin ayrıca ”sanığın ileride bir daha suç işlemekten çekineceğine dair olumlu kanaat gelmemesi” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan, diğer uygulamalarla çelişen gerekçelerle TCK’nın 51 ve CMK’nın 231/5. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
  • Kanuna aykırı

Yargıtay 5. Ceza Dairesi         

2013/8019 E.  ,  2014/11149 K.

“İçtihat Metni”

Tebliğname No : 2 – 2012/4669
MAHKEMESİ : Ankara 4. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/10/2011
NUMARASI : 2010/545 Esas, 2011/970 Karar
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığın katılan polis memuru A..K..’a ”ha s…tir lan” diyerek hakaret ettiği ve müşteki polis memuru C.. Ç..’u iteklediği, sanığa kelepçe takmaya çalıştığında ise müştekiye tekme attığının bu surette görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarının sübuta erdiğinin anlaşılması karşısında tebliğnamede 1-2-3 nolu bozma düşüncelerine iştirak edilmemiş, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Polis memurlarının görevli olduklarını gösterir belgenin dosya arasına alınmaması,
Gerekçeli kararda sanığın savunmasına yer verilmemesi suretiyle CMK’nın 230/1-a maddesine muhalefet edilmesi,
Sanığın aşamalardaki savunmalarında polis memurları tarafından darp edildiğini ileri sürmesi, alınan doktor raporunda basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığının saptanması ve kamu görevlilerinin yetki aşımı veya keyfi davranmasının tek başına suç teşkil etmese de kaba ve sert davranışların TCK 29. maddede düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektireceği gözetilerek anılan maddenin ve hakaret suçunda aynı Kanunun 129/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin karar yerinde tartışılmaması,
Hakaret suçunun okul önünde işlendiği nazara alınarak TCK’nın 125/4. maddesindeki aleniyet unsurunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin değerlendirilmemesi,
Suç tarihi itibarıyla sanığın adli sicil kaydında hukuki sonuç doğurmayan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın bulunması karşısında, duruşma tutanaklarına yansımış olumsuz bir hali bulunmadığı ve yüklenen suçlar nedeniyle meydana gelmiş maddi nitelikte bir zararın söz konusu olmadığı da gözetilerek, kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, CMK’nın 231/6. maddesindeki objektif ve subjektif koşullar irdelenmeksizin, ”suçun işleniş biçimi ve özellikleri” lehe değerlendirilerek her iki suçtan asgari hadden uygulama yapıldığı halde, bu kez hangi somut veri ve olgulara dayanıldığı da gösterilmeden ”sanığın kişiliği, suçun işleniş biçimi ve özellikleri” şeklindeki gerekçeyle TCK’nın 62 ve 50. maddelerinin ayrıca ”sanığın ileride bir daha suç işlemekten çekineceğine dair olumlu kanaat gelmemesi” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan, diğer uygulamalarla çelişen gerekçelerle TCK’nın 51 ve CMK’nın 231/5. maddelerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK’nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 18/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Editör http://sanalhukuk.org

Güncel ve Güvenilir Hukuki Bilgi

Daha Fazla

+ There are no comments

Add yours