Gündem
Anasayfa » GÜNCEL » Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kabul edilerek kanunlaştı.

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kabul edilerek kanunlaştı.

Manisa Milletvekili İsmail Bilen ve 29 Milletvekilinin Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kabul edilerek kanunlaştı.

Teklifin İçeriği

  • 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda yapılan düzenlemeyle, taksitli satış sözleşmelerinde tüketicinin temerrüde düşmesi halinde kalan borcun tamamının muaccel hale gelmesine ilişkin olarak tüketiciye daha fazla koruma sağlayan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununa uyumlu olacak şekilde değişiklik yapılması,
  • Cayma süresi içerisinde kredi borcunun tamamını erken ödeyen tüketicilerin de cayma hakkını kullandıkları kabul edilerek, iadesi gerekli ücretlerin de iadesinin sağlanması ve tüketicilerin ekonomik menfaatinin korunmasına ilişkin değişiklik yapılması,
  • Kredi kartı veya kredili mevduat hesabı gibi belirsiz süreli kredi sözleşmelerinde, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun sözleşme değişikliklerine ilişkin maddesiyle uygulama birliğinin sağlanması ve faiz oranındaki indirimin tüketici lehine olması nedeniyle yürürlüğe girmesi için otuz gün öncesinde bildirim yapılması şartının kaldırılarak söz konusu şart sadece faiz oranı artırımını kapsayacak şekilde değiştirilmesi,
  • 6502 sayılı Kanunun tüketici kredilerine sigorta yaptırılmasını düzenleyen 29 uncu maddesinde değişiklik yapılması ve kredi bağlantılı sigortanın kredi ile bir paket oluşturacak şekilde tüketiciye sunulabilmesi için sigortasız kredi seçeneğinin de tüketiciye teklif edilmesi zorunluluğu getirilmesi,
  • Konut finansmanı kapsamında kredi bağlantılı sigortanın kredi ile bir paket oluşturacak şekilde tüketiciye sunulabilmesi için sigortasız kredi seçeneğinin de tüketiciye teklif edilmesi zorunluluğu getirilmesi,
  • Konut finansmanı sözleşmesi kurulmasının kredi ile ilgili olanlar hariç olmak üzere yan finansal ürün ve hizmetlerin satın alınması şartına bağlanmasının yasaklanması,
  • Kanunda ön ödemeli konutların azami teslim süresi belirlenmesine karşın sözleşmede belirlenen teslim tarihine uyulmasının zorunlu hale getirilmesi ve büyük ölçekli ön ödemeli konut projelerinde ön ödemeli olarak tüketicilere satılan konutun azami teslim süresinin kırk sekiz aya çıkarılması,
  • 6502 sayılı Kanunun 48 inci maddesinde yapılan değişiklik ile başta mobilya olmak üzere niteliği itibarıyla farklılık arz edebilen ve tüketicilerin özel istek ve ihtiyaçları doğrultusunda hazırlanan malların tesliminin, tüketicinin bilgilendirilmesi ve onayı ile mesafeli sözleşmelerde genel kural olan otuz günde teslim veya ifa edilme yükümlülüğünden istisna tutulması,
  • E-ticaret sektöründe yaşanan değişim dikkate alınarak platformlar aracılığı ile tüketicilerin taraf olduğu mesafeli sözleşmelere ilişkin olarak aracı hizmet sağlayıcılara sorumluluklar getirilmrsi
  • Devre mülk hakkının 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 57 nci ve devamı maddelerinde düzenlendiği, uygulamada satıcılar tarafından söz konusu düzenlemenin getirdiği yükümlülüklerden kaçınmak amacıyla, dönem mülk, paylı mülkiyet, hisseli gayrimenkul satışı ve benzeri isimler altında müşterek mülkiyet payına bağlı olarak ayni hakka konu devre tatil satışı yapıldığı ve hukuken devre mülk sözleşmesi niteliğini haiz olmayan sözleşmelerle devre mülk hakkı tanındığı algısı oluşturarak tüketici mağduriyetlerine neden olduğu, tüketicilerin haklarının daha kapsamlı bir biçimde korunabilmesi amacıyla ayni hakka konu devre tatil sözleşmelerinin sadece Kat Mülkiyeti Kanununda belirtilen usul ve esaslar kapsamında devre mülk sözleşmesi şeklinde kurulmasının zorunlu kılındığı,
  • Kooperatif veya ticaret şirketi ortaklığı ya da dernek veya vakıf üyeliği suretiyle devre tatil hakkı tanınmasının yasaklanarak Kanunun getirdiği korumadan tüketicilerin yararlanmasının amaçlandığı, paravan şirketler kurularak tüketicilerin mağdur edilmesinin engellenmesi amacıyla devre tatile konu mal üzerinde ayni hak sahibi olmayanların devre mülk veya devre tatil satışı yapmasının yasaklanması,
  • Tüketicinin devre tatil sözleşmesinden cayma hakkını daha kolay kullanabilmesi için getirilmiş olan cayma süresi içinde tüketiciden ödeme veya borçlandırıcı belge alma yasağının ayni hakka konu devre tatil sözleşmesi olan devre mülk sözleşmelerini de kapsayacak şekilde genişletilmek suretiyle bu tür sözleşmelerde yoğunlaşan cayma hakkının kullanımına ilişkin sorunların azaltılması ve bu amaç doğrultusunda söz konusu yasağın ihlali halinde, tüketicilere ödemelerinin derhal iade edilmesi ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgenin tüketici yönünden geçersiz olması,
  • Ön ödemeli devre tatil satışlarında yaşanan tüketici mağduriyetlerinin önlenmesi, atıl kalan tesislerden dolayı yaşanan milli servet kaybının önlenmesi ve kaynakların daha sağlıklı yatırımlara yönlendirilmesi amacıyla ön ödemeli usulle devre mülk ve şahsi hakka konu devre tatil satışı yasaklanması ve bu tür satışlara ilişkin hükümlerin yürürlükten kaldırılması,
  • Şahsi hakka konu devre tatil sözleşmelerinde azami süre sınırı getirilmesi, bakım ve onarım işlemleri yapılmayan tesislerde tüketicilere ayıplı hizmet sunulmasının engellenmesi,
  • Tüketicilerin şahsi hakka konu devre tatil sözleşmelerinden kaynaklanan tatil hakkını kullanmadığında, sağlayıcının devre tatil ünitesinde üçüncü kişilere tatil imkânı sunabildiği göz önüne alınarak, devre tatil hakkını belirli bir dönem için kullanmayacağını tatil hakkının başlayacağı günden en az doksan gün önce sağlayıcıya bildiren tüketicilerden, o dönem için herhangi bir isim altında aidat veya benzeri bir ücret veya bedel talep edilmesinin yasaklanması,
  • Ön ödemeli devre tatil satışının yasaklanması sebebiyle yönetmelik yetkisine ilişkin hükmün değiştirilmesi,
  • 6502 sayılı Kanuna eklenen 57/A maddesi ile ekonomik ömrü tamamlanmamış ürünlerin donanım, yazılım veya fiziki özelliklerinde iyileştirme yapılarak tekrar ekonomiye kazandırılması,
  • Yenilenmiş ürünlerin tanımı yapılmak suretiyle bu ürünlere asgari bir yıl garanti verilmesi zorunluğu getirilmesi, ayrıca özelliği nedeniyle bazı malların garanti şartlarının kilometre, saat ve adet gibi başka bir ölçü birimi ile belirlenebilmesine ilişkin Ticaret Bakanlığına yetki verilmesi,
  • Kullanılmış cep telefonu, bilgisayar ve tablet gibi yönetmelikle belirlenecek ürünlerde tüketicilerin daha güvenli alışveriş yapmalarını sağlamak amacıyla bu tür ürünlerin yenilenmiş ürün olarak satılabilmesi için nitelikleri Ticaret Bakanlığınca belirlenen ve yetkilendirilen yenileme merkezlerinde yenilenmesi şartı getirilmesi,
  • Yenileme merkezlerine Bakanlıktan yetki belgesi alma zorunluluğu getirilmesi

Teklifin gerekçesinde;

  • Tüketici ve konut kredilerinde tüketicilere ihtiyaç duymadıkları sigorta ve diğer yan ürün ve hizmetlerin kredi kullanım şartı olarak sunulmasının sınırlanması, kredili mevduat hesabı, kredi kartı gibi belirsiz süreli tüketici kredilerinde faiz oranında tüketici lehine değişikliklerin derhal uygulanabilmesi, tüketici kredilerinde kredi borcunun tamamının erken ödenmesi halinde bildirim aranmaksızın cayma hükümlerinin uygulanarak tüketicilerin ödedikleri ücret ve masrafların iadesi ile kredi nedeniyle katlandıkları maliyetin azaltılması hususları öngörülmektedir.
  • Taksitle satış sözleşmelerinde temerrüt durumunda kalan borcun tümünün muaccel kılınmasına ilişkin koşullar Türk Borçlar Kanunuyla uyumlu ve tüketici lehine olacak şekilde değiştirilmektedir.Mesafeli sözleşmelerin büyük bir kısmının e-ticaret platformu olarak faaliyet gösteren aracı hizmet sağlayıcılar üzerinden gerçekleştirilmekte olduğu hususu da dikkate alınarak bunların aracılık ettikleri mesafeli sözleşmelerden dolayı tüketicilere karşı sorumlulukları düzenlenmektedir.
  • Ön ödemeli olarak satılan konutların sözleşmede belirlenen tarihte tüketicilere teslim edilmesi zorunlu hale getirilmekte, büyük ölçekli konut projelerinde inşaatın tamamlanması çok uzun süreler alabildiği için ön ödemeli olarak satılan konutların tüketicilere azami teslim süresi kırk sekiz aya çıkarılmaktadır.
  • Devre tatil satışlarında yaşanan mağduriyetlerin önlenmesi amacıyla devre tatil sözleşmelerinin kapsamı ile düzenlenme usul ve esasları açıklığa kavuşturulmakta, ön ödemeli devre tatil satışı yasaklanmakta ve şahsi hakka konu devre tatile ilişkin süre sınırı getirilmektedir.
  • Satış sonrası hizmetin verilmediği durumlarda tüketicilere, üretici ve ithalatçıdan zararının tazmin edilmesini talep edebilme hakkı getirilmektedir.
  • Tüketici uyuşmazlıklarının adil, hızlı, basit ve en düşük kaynakla çözümü için kolay ulaşılabilir yargı dışı karar merci olarak kurulan tüketici hakem heyetlerinde etkinlik ve verimliliği arttıracak ve daha fazla tüketici işlemini kapsayacak düzenlemeler yapılmaktadır.Kanuna aykırılık halleri için öngörülmüş bazı idari para cezaları, fiilin ağırlığı, failin kusuru ve ekonomik durumu dikkate alınarak ve orantılılık, ölçülülük ve caydırıcılık ilkeleri gözetilerek yeniden düzenlenmektedir.
  • 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 19 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “kalan borcun en az onda” ibaresi “sözleşmede yer alan bedelin en az onda” şeklinde değiştirilmiş ve “kalan borcun” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.
  • Kanunun 44 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
  • (1) Ön ödemeli konutun sözleşmede taahhüt edilen süre içinde tüketiciye teslim edilmesi zorunludur. Bu süre her halükarda sözleşme tarihinden itibaren kırk sekiz ayı geçemez. Kat irtifakının tüketici adına tapu siciline tescil edilmesiyle birlikte zilyetliğin devri hâlinde de devir ve teslim yapılmış sayılır.
  • Tarafların İcra ve İflas Kanunundaki hakları saklı kalmak kaydıyla;
  • Değeri otuz bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunludur.”
  • Tüketici hakem heyetinin bulunmadığı yerlerde ise başvurular o ilçe kaymakamlığına yapılabilir.”
  • “Yapılan bu başvurular, kaymakamlıklarca gereği yapılmak üzere Bakanlıkça belirlenen yetkili tüketici hakem heyetine iletilir.”
  • 6502 sayılı Kanunun 70 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ve ikinci fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, üçüncü fıkrasının birinci cümlesinde yer alan “içinde tüketici hakem heyetinin” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya tüketicinin yerleşim yerinin” ibaresi ve altıncı fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.
  • Tüketici hakem heyeti kararları tarafları bağlar.”
  • “Tüketici hakem heyeti tarafından tebliği gereken evrakın taraflara veya vekillerine 213 sayılı Kanunun 107/A maddesi hükümlerine göre elektronik ortamda tebliği yapılır, bu kapsamda elektronik ortamda tebligat yapılamadığı durumlarda 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uygulanır.”
  • “Ancak, mevcut olduğu hâlde tüketici hakem heyetine sunulmayan bir bilgi veya belgenin tüketici mahkemesine sunulması nedeniyle kararın iptali hâlinde tüketici aleyhine yargılama giderine ve vekâlet ücretine hükmedilemez.

Teklif metni ile Komisyon raporuna aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
https://t.co/bUgQ4YrXm4

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir