Kamulaştırmasız el atma, idare tarafından Anayasa’ya ve kanuna aykırı olarak oluşturulmuş bir durumun hukuki olarak kabul edilmesine yol açmakta ve idareye kanuna aykırı davranışından fayda sağlama imkânı vermektedir.
İdareye anayasal güvencelere aykırı olarak kamulaştırmaya ilişkin önceden belirli kuralların ötesine geçme imkânı sağlayan böyle bir uygulama mülkiyet hakkının korunması yönünden öngörülemez ve keyfî durumlara yol açmaktadır. Anayasa’nın 13., 35. ve 46. maddelerinde öngörülen hukuki güvenceleri içermediği açık olan söz konusu uygulamanın kamulaştırma usulünün bir alternatifi olarak görülmemesi gerekmektedir.
Asıl olarak taşınmaz mülkiyetine son verecek müdahalelerin kamulaştırma işlemi yapılmak suretiyle gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Yöntem olarak kamulaştırma işlemi yapılması söz konusu iken dayanağını Anayasa ve kanunlardan almayan, bireylerin mülkiyet hakkına son veren bir uygulama olan kamulaştırmasız el atma yasalara uygun bir kamulaştırma ile aynı hukuki çerçeve içinde değerlendirilemez.
Kamulaştırmasız el atma uygulaması, taşınmazın bedelinin gerçek karşılığı peşin olarak ödenmeden mülkiyetin idareye geçmesine yol açmakta; kamulaştırma işlemine ve dayandığı kamu yararı kararına karşı idari dava açabilme imkânını ortadan kaldırmaktadır. İdarenin olağan kamulaştırma usulüne acele durumlarda da başvurması mümkün iken kamulaştırmasız el atma yolunu tercih etmesi meşru görülemez. İdarelere resmî kamulaştırma kurallarının ötesine geçme imkânı sağlayan böyle bir uygulama, taşınmaz sahipleri için öngörülemeyen ve hukuki olmayan müdahale riski taşımaktadır.
İdarenin kamulaştırmasız el atması Anayasa’nın 35. ve 46. maddeleriyle 4/11/1983 tarihli ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nda belirtilen usule uymayan bir müdahale olması ve mülkiyet hakkına yapılan müdahalenin kanunilik ilkesini ihlal etmesi nedeniyle Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlali anlamına gelmektedir.
Örnek Kararlar
- Anayasa’da ve Kamulaştırma Kanun’unda öngörülen kamulaştırma usulü ve güvencelerine aykırı olarak kamulaştırmasız el atılması, mülkiyet hakkını ihlal eder. Celalettin Aşçıoğlu, B. No: 2013/1436, 6/3/2014
- Taşınmaz üzerinden enerji nakil hattı geçirilerek kamulaştırmasız el atılması, mülkiyet hakkını ihlal eder. İhlalin sonuçlarının giderimi yönünden ise derece mahkemelerince hükmedilen maddi tazminat miktarı yeterli görülmüş, başvurucuya ayrıca manevi tazminat ödenmesine karar verilmiştir. Mustafa Asiler, B. No: 2013/3578, 25/2/2015
- Ecrimisil ödenerek kullanılan Hazine taşınmazı üzerinde bulunan kayısı ağaçları ile üzüm asmasının DSİ tarafından sökülerek kamulaştırmasız el atılması, mülkiyet hakkını ihlal eder. 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Medeni Kanun’a göre taşınmaz üzerindeki bitki, ağaç ve yapılar arzın mülkiyetine tabi ise de 4/11/1983 tarihli ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 19. maddesinde başkasına ait bir taşınmazda bulunan bitki, ağaç ve yapıların kamulaştırma bedelinin muhdesat sahibine ödenmesi öngörülmüştür. Yargıtay ve Danıştay içtihatlarıyla da uygulama bu yönde gelişmiş, mülkiyeti Hazineye ait olsa da taşınmaz üzerindeki muhdesat bedelinin sahibine ödenmemesi kanuna açıkça aykırı görülerek kamulaştırmasız el atma olarak değerlendirilmiştir. Cumali Karaşahin, B. No: 2014/2927, 1/2/2017
- Taşınmaza, askeri güvenlik bölgesi alanında olduğu gerekçesiyle kamulaştırma yapılmadan etrafı tel örgülerle çevrilerek belirli bir süre boyunca tazminat ödenmeksizin el atılması, mülkiyet hakkını ihlal eder. Mehmet Eray Celepgil ve diğerleri, B. No: 2014/612, 1/2/2017
- Taşınmazın bir bölümü üzerinden idari irtifak tesis edilmeksizin enerji nakil hattı geçirilmesi, mülkiyet hakkını ihlal eder. Şevket Karataş [GK], B. No: 2015/12554, 25/10/2018
Bu yazı Anayasa Mahkemesi tarafından yayınlanan Mülkiyet Hakkı Karar Özetleri kitabından alıntılanarak hazırlanmıştır.