
- ➡️ Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB ) Nedir?
- ➡️ HAGB Kararı Alan Kişi Memurluktan Çıkarılabilir mi?
- ➡️ Avukat sanık adına hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmediğine dair beyanda bulunabilir mi?
- ➡️ Sanığın yokluğunda verilen HAGB kararının mernis adresine doğrudan T.K’nun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmesi halinde süresinin işlemeye başlar mı?
- ➡️ Hükmün Açıklamasının Geri Bırakılması Kararı Hukuk Hakimini Bağlar mı?HAGB Kararı Alan Kişi Memurluktan Çıkarılabilir mi?https://sanalhukuk.org/2022/06/25/hagb-karari-alan-kisi-memurluktan-cikarilabilir-mi-danistay-karari/
AYM’den HAGB ile ilgili önemli karar; Enez ERSÖZ 2018/19763 Başvurusu ile ilgili karar 21.06.2022 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanmıştır.
- HAGB kararı, kesin bir mahkumiyet hükmü değildir. HAGB’nin varlığı güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanmasını gerektirmez.
- AYM, HAGB kararı ile suçun işlendiğinin sübut bulmadığına vurgu yapmaktadır. Kişi, eğer hüküm açıklanırsa kanun yolu denetimi ile beraat edebilir. Aksi yöndeki değerlendirmeler masumiyet karinesinin ihlalidir.
➡️ Anayasa Mahkemesi; HAGB Memuriyete Engel Değildir.

➡️ Anayasa Mahkemesi gerekcesinde; “HAGB kararının, kesin bir mahkumiyet hükmü olmadığı, ” değerlendirmesinde bulunmuştur.
Denetim süresi içinde HAGB kararı nedeniyle kişinin güvenlik soruşturmasının olumsuz neticelendirilmesi ve buna dayanarak memuriyete alınmaması masumiyet karinesinin ihlalidir.
➡️ Başvuru, güvenlik soruşturmasının olumsuz neticelendiği gerekçesiyle infaz ve koruma memurluğuna atama yapılmaması işleminin iptali istemiyle açılan davada kesin bir mahkûmiyet hükmü ile sonuçlanmayan ceza yargılamasının esas alınması ve gerekçeli kararda suçluluğu ima eden bazı ifadeler kullanılması nedeniyle masumiyet karinesinin ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
➡️ Bölge İdare Mahkemesinin gerekçesinde, Gölcük 1. Asliye Ceza Mahkemesi kararına atıfla “…her ne kadar, kasten yaralama suçu nedeniyle aldığı mahkumiyet hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olsa da …işlediği fiillerin niteliği gözönüne alındığında…” ifadesiyle mahkumiyet olarak nitelenen HAGB kararına atıfla fiil nitelendirilmiştir.
Mahkeme gerekçesinde; bir yandan kesin bir mahkûmiyet hükmü ile sonuçlanmayan ceza yargılamasında verilen karara dayanıldığı, bir yandan da kullanılan ifadelerde başvurucunun üzerine atılı suçu işlediği izleniminin oluşmasına sebebiyet verildiği görülmüştür. Bu durumda verilen düşme kararı anlamsız hâle gelmiş ve başvurucunun masumiyetine gölge düşürülmüştür.
➡️ Diğer taraftan başvuruya konu idari yargılamada yapılan değerlendirmenin 5271 sayılı Kanun’a göre HAGB ile kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmayacağına yönelik düzenlemeyle bağdaştığı da söylenemez.
➡️ “Sonuç olarak Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde kullanılan ifadeler ve ceza mahkemesinin açıklanması ertelenen hükmüne dayanılması nedeniyle başvurucunun ceza yargılanmasına konu eylemi işlediği ve suçlu olduğu inancının yansıtıldığı anlaşıldığından Anayasa’nın 36. ve 38. maddelerinde güvence altına alınan masumiyet karinesinin ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir” şeklinde karar vermiştir.
ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARI
➡️ Anayasa Mahkemesinin 31/3/2022 Tarihli ve 2018/19673 Başvuru Numaralı Kararı