Ay: Mart 2024
Emniyette avukatsız verilen ifade, mahkemede doğrulanmadıkça hükme esas alınmaz.
CMK’nın 148/4. maddesinin, “müdafii hazır bulunmaksızın kollukça alınan ifade, hakim veya mahkeme huzurunda şüpheli veya sanık tarafından doğrulanmadıkça hükme esas alınamaz” hükmünü içerir.
Vakıf Üniversitesindeki akademik personelin işe iade ve boşta geçen ücret gibi üniversiteden alacağı bulunduğuna ilişkin davalarda İDARİ YARGI görevlidir.
Vakıf Üniversitesindeki akademik personelin işe iade ve boşta geçen ücret gibi üniversiteden alacağı bulunduğuna ilişkin davalarda İDARİ YARGI görevlidir.
Çocuğun idrak yaşı 8 olup, kendisini doğrudan ilgilendiren velayet konusunda görüşünü ifade etme olanağı sağlanmalı ve kendi çıkarına ters düşmediği takdirde buna göre karar verilmelidir.
yeterli idrak gücüne sahip olduğu kabul edilen çocuğa, kendisini doğrudan ilgilendiren velayet konusunda danışılarak, görüşünü gerekçeleriyle birlikte ifade etme olanağının sağlanması; ifade edeceği bu görüşün, çocuğun kendi çıkarına ters düşmediği takdirde, buna önem verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi olmalıdır.
Haciz işlemi yapan avukatı yolda tesadüfen gören borçlunun avukatı darbe edip tehdit etmesi, haciz mahalli olmasa da görevi yaptırmamak için direnme suçudur.
Haciz işlemi yapan avukatı yolda tesadüfen gören borçlunun avukatı darbe edip tehdit etmesi, haciz mahalli olmasa da görevi yaptırmamak için direnme suçudur.
AİHM ; Covid-19 daki Sokağa Çıkma Yasağı, Ev Hapsi Oluşturmaz.
“Covid-19 daki Kapanma, Ev Hapsi Oluşturmaz” AİHM’in 13 Nisan 2021 tarihili Terheş/Romanya (No. 49933/20) kararında, Kovid-19 nedeniyle uygulanan sokağa çıkma yasaklarının Sözleşme’nin 5. maddesi anlamında özgürlükten yoksun kılma olmadığına karar vermiştir. Karar İçin Tıklayınız
Taşınır satışlarında satış ilânının tebliği zorunlu olmadığı hâlde, icra dairesi satış ilânının tebliğine karar vermiş ise tebliğ edilmemesi ihalenin feshi sebebidir.
Taşınır ihalelerini düzenleyen İİK’nın 112-119. maddelerinde satış ilânının borçlu, alacaklı ve ilgili üçüncü kişilere tebliğ edileceği hususunda bir zorunluluk yoktur. Fakat, taşınır satışlarında satış ilânının tebliği zorunlu olmadığı hâlde, icra dairesi satış ilânının tebliğine karar vermiş ise tebliğ edilmemesi ihalenin feshi sebebidir.
Notere Karşı Tazminat Davası Dilekçe Örneği
Notere Karşı Tazminat Davası Dilekçe Örneği
Temsilcide hata sonucu tüzel kişiliği olmayan noterliğe husumet yöneltilerek açılan davada, davanın reddi yerine gerçek temsilci durumundaki notere dava yöneltilmelidir.
Temsilcide hata sonucu tüzel kişiliği bulunmayan noterliğe husumet yöneltilerek açılan davada, gerçek temsilci durumundaki notere davanın yöneltilmesinin sağlanması; notere, dava dilekçesi ve duruşma günü bildirir tebliğ yapılarak, savunma hakkının tanınması gerekir.
Kısmi kabul sözleşmesinde kısi kabul açıkça kararlaştırılmalı kısmen teslim edilecek mal miktar ve değerleri, teslim tarih ve usulleri sözleşmede belirlenmelidir.
ÖZET : Sözleşme Serbestisi İlkesi Kısmı Kabul Sözleşmesi Mal alım sözleşmeleri çerçevesinde yapılacak teslimler yönünden gecikme cezasının sözleşme bedelinin tamamı üzerinden mi yoksa tesliminde gecikilen mal değeri üzerinden mi hesaplanması gerektiği. Kısmi kabulün açıkça kararlaştırılmaması, kısmen teslim edilecek mal miktar ve değerlerinin, teslim tarih ve usullerinin [Daha Fazla…]
Maddi tazminatın ön koşulu, talep edenin boşanma yüzünden mevcut veya beklenen menfaatlerinin zedelenmesi, boşanma ve maddi zarar arasında nedensellik bağının bulunmasıdır.
Türk Medeni Kanunu’nun “Maddi ve manevi tazminat” başlıklı 174. maddesinin 1. fıkrası; “Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. ” hükmünü içermektedir.
İnternette İzinsiz Fotoğraf Paylaşımının Cezai ve Hukuki Sorumluluğu
Kişilerin fotoğraflarının izinsiz olarak kullanılması durumunda ceza hukuku anlamında suçun oluşacağı kuşkusuzdur. Böyle bir durumda “Kişisel Verilerin Hukuka Aykırı Olarak Ele Geçirilmesi” ile “özel hayatın gizliliğinin ihlali” suçları gündeme gelecektir
Yargıtay Kararları Işığında Boşanma Davalarında Kusur
Tam kusurlu eş boşanma davası açamaz. Türk Medeni Kanunu 166. maddeye göre eşin boşanma davası açabilmesi için karşı tarafın az da olsa bir kusuru olmalı ve davacı tarafından bu kusur ispatlanmalıdır.
Affedilen ve hoşgörü ile karşılanan davranışlar boşanma davalarında eşlere kusur olarak yüklenemez.
Affedilen ve hoşgörü ile karşılanan davranışlar boşanma davalarında eşlere kusur olarak yüklenemez.
Kişisel ilişki tesisinde taraflar ayrı şehirde yaşadıklarını belirtip açıkça talep etmemişlerse “ayrı şehir-aynı şehir ayrımına” gidilmesinin önemi bulunmamaktadır.
Taraflar farklı şehirlerde yaşıyor olsalar bile, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse “ayrı şehir-aynı şehir ayrımına” gidilmesinin önemi bulunmamaktadır.
Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz nafaka isteyebilir.
Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz nafaka isteyebilir (TMK m. 175/1).