
- ÖZET:
- Mirasçılık belgesi verilmesi hususu Türk Medeni Kanunu’nun 598. maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge; muris mirasçıları arasındaki irs (soy) ilişkisini göstermesi yanında mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir.
- Bu nedenlerle; mirası reddeden (TMK’nın 605/1) mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin (kime kalacağının)’da gösterilmesi gerekir.
- Bu bakımdan; verilen mirasçılık belgesinde yasal mirasçılar ile bunların miras paylarının gösterilmesi yerinde ise de; “H.. K..’nun Buldan Sulh hukuk mahkemesinin 24/05/2010 tarih ve 2010/52 Esas, 158 sayılı Kararı ile m…. G… K…’nun mirasını kayıtsız şartsız olarak reddetmesi nedeniyle mirasın paylaşılması sırasında bu hususun göz önüne alınmasına” şeklindeki kabul hatalı olmuştur.
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi
2015/2892 E. , 2015/10280 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ : Buldan Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/12/2013
NUMARASI : 2013/442-2013/406
Davacı tarafından, davalı 25.12.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesi verilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi mirascı Hikmet Köyüoğlu vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, mirasçılık belgesi verilmesine ilişkindir.
Davacı m… G… K…’nun 28.01.2010 tarihinde vefat ettiğini, ancak mirasçılarından H.. K..’nun Buldan Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2010/52 Esas, 158 sayılı Kararı ile mirası reddetmiş olduğundan murisin yasal mirasçılarının ve miras hisselerinin tespitiyle H.. K..’nun mirası reddetmiş olduğu hususunun murise ait mirasçılık belgesinde belirtilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile m…G… K…’nun mirasının tamamı 4 hisse kabul edilerek; 1 hissesinin oğlu H.. K..’na, 1 hissesinin oğlu H.. K..’na, 1 hissesinin kızı M… K..’na (Duman), 1 hissesinin oğlu S… K….’na aidiyetine, H.. K..’nun Buldan Sulh hukuk mahkemesinin 24/05/2010 tarih ve 2010/52 Esas, 158 sayılı Kararı ile m… G… K…’nun mirasını kayıtsız şartsız olarak reddetmesi nedeniyle mirasın paylaşılması sırasında bu hususun gözönüne alınmasına karar verilmiştir.
Hükmü, mirasçı H.. K.. vekili müvekkilinin mirası reddetmiş olmasına rağmen TMK’nın 611/1 madde ve fıkrası hükümlerine aykırı altsoyu yerine müvekkiline miras payı verilmesi yerinde olmadığını belirterek temyiz etmiştir.
Bu nedenle mirasçılık belgesi verilmesi hususu Türk Medeni Kanunu’nun 598. maddesinde düzenlenmiştir. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge; muris mirasçıları arasındaki irs (soy) ilişkisini göstermesi yanında mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir. Bu nedenlerle; mirası reddeden (TMK’nın 605/1) mirasçı veya mirasçılar varsa düzenlenecek mirasçılık belgesinde, mirasçılık sıfatına sahip olan kişi veya kişiler ile miras paylarının gösterilmesi ve mirası ret durumuna işaret edilmekle yetinilmemesi; mirası ret nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin (kime kalacağının)’da gösterilmesi gerekir. Bu bakımdan; verilen mirasçılık belgesinde yasal mirasçılar ile bunların miras paylarının gösterilmesi yerinde ise de; “H.. K..’nun Buldan Sulh hukuk mahkemesinin 24/05/2010 tarih ve 2010/52 Esas, 158 sayılı Kararı ile m…. G… K…’nun mirasını kayıtsız şartsız olarak reddetmesi nedeniyle mirasın paylaşılması sırasında bu hususun göz önüne alınmasına” şeklindeki kabul hatalı olmuştur.
Somut olayda, murisin çocuğu H.. K.. mirastan feragat nedeniyle mirasçılık sıfatını kaybetmiştir. Bu nedenle mirasçılık belgesinde H.. K.. feragat ettiğine işaret edilmeli ve payının kime veya kimlere kalacağı gösterilmelidir.
Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mirasçı H.. K.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 13.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi