• ÖZET:
  • ➡️ Devre mülk hakkı, Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır.
  • Mevcut uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için davaya konu sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi gerekli olmayıp, şekil şartına uyulup uyulmadığı hususunun Tüketici Mahkemesince tartışılarak bir karara varılması gerektiğinden, 6502 sayılı Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
  • ➡️ 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73/5. maddesinde tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinin bağlı bulunduğu mahkemelerde de açılabileceği hükmü düzenlenmiştir.
  • Somut olayda, dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır.
  • Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan… 3. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.

Karar İçeriği

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi         

2021/9457 E.  ,  2021/12307 K.


“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada… 3. Tüketici Mahkemesi ve … 3. Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla ) ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
… 3. Tüketici Mahkemesince, davacının dava dilekçesinde taraflar arasında akdedilen sözleşmelerin geçersizliğinin tespiti ile iptali, ödemiş olduğu 26.100,00 TL bedelin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan talep ettiği, davacının bu talepleri ile ilgili olumlu veya olumsuz hüküm kurulurken davacı adına devredilmiş olan taşınmazın aynına yönelik olarak da olumlu veya olumsuz hüküm kurulması gerekeceği, HMK’nın 12/1. maddesinde “Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açılabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.” hükmünün belirtildiği, dolayısıyla dosyada taşınmazın aynına yönelik hüküm kurulması gerekeceğinden taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi olan … Asliye Hukuk Mahkemelerinin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) kesin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
… 3. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla ) Mahkemesince , dava konusu ihtilafın ve davacı talebinin taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu, davanın hukuki niteliği gereği kesin yetki kuralı teşkil etmeyen ve süresi içerisinde ileri sürülmeyen yetki itirazı üzerine mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemeyeceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Devre mülk hakkı, Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır. Mevcut uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için davaya konu sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi gerekli olmayıp, şekil şartına uyulup uyulmadığı hususunun Tüketici Mahkemesince tartışılarak bir karara varılması gerektiğinden, 6502 sayılı Kanun kapsamındaki uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73/5. maddesinde tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinin bağlı bulunduğu mahkemelerde de açılabileceği hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda, dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan… 3. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın 21 ve 22. Maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince… 3. Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 01/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir