
- ➡️ Zina (TMK.m.161) hukuksal sebebine dayalı boşanma davası
- ➡️ Kadının ortak konuttan ayrılarak bir süre başka bir erkekle birlikte yaşaması zinanın varlığına delalet eder.
- ➡️ Boşanma davasında bir tarafın zenginleşmesine yol açacak şekilde manevi tazminat verilemez.
- ➡️ HMK 119’a Göre Dava Dilekçesi’nde Bulunması Gerekenler
- ➡️ Nafakanın Artırılması Dava Dilekçesi Örneği
- ➡️ Boşanma Davası Cevap Dilekçesi Örneği
- Boşanma Davası Dilekçe Örneği (Şiddetli Geçimsizlik Nedeniyle)
- ÖZET:
- ➡️ Davalının, uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkum olduğu ve cezasının infazı için cezaevinde bulunduğu, bu yüzden davacının geçim sıkıntısına düştüğü yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır.
- ➡️ Cezaevinde bulunması sebebiyle davalının evlilik birliğine ilişkin görevlerini ifa etmesi olanağı bulunmamaktadır. Davacının uzun süre bu duruma katlanması da beklenemez. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir.
- ➡️ Gerçekleşen bu durum karşısında davacı, dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK.md.166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi
2014/7869 E. , 2014/18345 K.
“İçtihat Metni”
MAHKEMESİ :Yalova Aile Mahkemesi
TARİHİ :21.11.2013
NUMARASI :Esas no:2010/380 Karar no:2013/569
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (kadın) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davalının, uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkum olduğu ve cezasının infazı için cezaevinde bulunduğu, bu yüzden davacının geçim sıkıntısına düştüğü yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Cezaevinde bulunması sebebiyle davalının evlilik birliğine ilişkin görevlerini ifa etmesi olanağı bulunmamaktadır. Davacının uzun süre bu duruma katlanması da beklenemez. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Gerçekleşen bu durum karşısında davacı, dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK.md.166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.24.09.2014 (Çrş.)