Boşanma Davası Cevap Dilekçesi Örneği
BOŞANMA HUKUKU SORU-CEVAP
➡️ Yargıtay Kararları Işığında Boşanma Davasında En Çok Sorulan Sorular ve Cevapları
➡️ Boşanma Davaları Hakkında 10 Popüler Soru ve Cevabı!
➡️ Boşanma Davaları Hakkında 10 Popüler Soru ve Cevabı – 2
…………………… AİLE MAHKEMESİ SAYIN HAKİMLİĞİ’ NE
Dosya No :2022/…….. E.
Davaya Cevap
Veren Davalı : ………………. (TC Kimlik No:…………..
Adr: …………….
Vekilleri :Av. …………….
Davacılar : …………….. – T.C. Kimlik No: ………………
Adr:……………….
Vekili : Av. ……………..
Adr: ……………….
Konusu :Davaya Karşı Cevaplarımızın Sunulmasından ibarettir.
AÇIKLAMALAR :
Davacının açmış olduğu dava usul ve esas bakımından yersizdir. Yasal süresi içinde davaya cevaplarımızı sunuyoruz. Davacının dava dilekçesinde sunmuş olduğu tüm hususlar gerçek dışı olup; davanın reddi gerekmektedir. Şöyle ki;
I. Usule İlişkin İtirazlarımız:
Davacı tarafın 26.01.2016 tarihli dilekçesi HMK. M. 119’da belirtilen zorunlu unsurları taşımamaktadır. Şöyle ki;
“Dava Dilekçesinin İçeriği” başlıklı HMK. M. 119’un lafzı aynen şu şekildedir:
MADDE 119– (1) Dava dilekçesinde aşağıdaki hususlar bulunur:
a) Mahkemenin adı.
b) Davacı ile davalının adı, soyadı ve adresleri.
c) Davacının Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası.
ç) Varsa tarafların kanuni temsilcilerinin ve davacı vekilinin adı, soyadı ve adresleri.
d) Davanın konusu ve malvarlığı haklarına ilişkin davalarda, dava konusunun değeri.
e) Davacının iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetleri.
f) İddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceği.
g) Dayanılan hukuki sebepler.
ğ) Açık bir şekilde talep sonucu.
h) Davacının, varsa kanuni temsilcisinin veya vekilinin imzası.
(2) Birinci fıkranın (a), (d), (e), (f) ve (g) bentleri dışında kalan hususların eksik olması hâlinde, hâkim davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre verir. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması hâlinde dava açılmamış sayılır.
Buna göre davacı tarafın dava dilekçesinde;
*119/1-b gereğince davacının adresi eksiktir.
*119/1-ç gereğince davacı vekillerinin adresi eksiktir.
Bu tespitlere göre Sayın Mahkeme tarafından yukarıda tespit ettiğimiz HMK. m. 119/2 gereğince dava dilekçesinin zorunlu unsurları olan eksikliklerin tamamlanması için davacı tarafa 119/2’nin emredici lafzı uyarınca bir haftalık kesin süre vermesi ve bu eksikliklerin tamamlanmaması halinde davanın açılmamış sayılmasının ihtar edilmesi gerekmektedir.
II. Esasa İlişkin İtirazlarımız:
“Yoksulluk nafakası” başlıklı MK. m. 175’in lafzı şu şekildedir:
MADDE 175.- Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.
Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.
İştirak nafakasının düzenlendiği MK. m. 182’nin ise lafzı şu şekildedir:
MADDE 182.- Mahkeme boşanma veya ayrılığa karar verirken, olanak bulundukça ana ve babayı dinledikten ve çocuk vesayet altında ise vasinin ve vesayet makamının düşüncesini aldıktan sonra, ana ve babanın haklarını ve çocuk ile olan kişisel ilişkilerini düzenler.
Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.
Hakim, istem halinde irat biçiminde ödenmesine karar verilen bu giderlerin gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir.
Yukarıdaki kanun maddelerinin lafzı ve yerleşik Yargıtay uygulamaları gereğince nafaka miktarının belirlenmesinde esas alınması gereken, ister bakım ve barındırma isterse okul, eğitim ve gelişme giderlerinin özenti ve aşırılığa kaçmadan doğru, makul ve gerçekçi sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi toplumun ve çevrenin genel yaşam, gelişim ve eğitim çizgisinin gözden uzak tutulmaması ve nihayet kişisel ve aşırı istekler ile toplumun lüks ve fantezi kabul edebileceği ihtiyaçlar için velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklerine maruz bırakılmaması gerekmektedir.
Davacı taraf dilekçesinde barınma, okul, yol, yemek gibi ihtiyaçlarının aradan geçen zaman zarfında sürekli olarak arttığını iddia ederek fahiş miktarda iştirak nafakası talep etmektedir. Yukarıda belirttiğimiz kanun maddeleri ve yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca nafaka miktarı belirlenirken nafaka yükümlüsünün ekonomik gücünün baz alınması gerekmektedir. Davacı taraf, müvekkilin Sağlıkay diş deposunun sahibi olduğunu, çok iyi bir geliri olduğunu ve toplum standartlarının üzerinde bir yaşam standardı olduğunu iddia etmektedir. Ancak bu husus gerçek dışıdır. Müvekkil ……………., …………… günü şehirlerarası bir seyahat sırasında yolcu olarak bulunduğu bir araçla …………..Mahallesi’nde kaza yapmış, kaza sonucu ayağı iki yerden parçalı fraktür ezilmesi ve kırığı şeklinde ve kolu ciddi bir şekilde kırılmıştır. Müvekkil ……………… Devlet Hastanesi’nde iki defa ameliyat edilmiş, kol ve bacağına platin- çapraz vidalama sistemi takılmış ve şu an çalışamaz durumda yatağa mahkum haldedir. İlgili kaza sonucunda müvekkil çok yüksek ihtimalle sürekli iş göremezlik derecesinde malul kalacak olup; çalışamaz durumdadır ve müvekkilin malul kalması neticesinde çok büyük ihtimalle artık çalışamayacaktır. Bu husus tarafımızca sunulan fotoğraflarla, hastane epikriz raporlarıyla ve Sayın Mahkeme nezdinde dinleteceğimiz tanık beyanlarıyla ispatlanacaktır.
Davacı tarafın; müvekkilin kendisinin ihtiyaçlarını karşılamadığı yönündeki beyanları gerçek dışıdır. Müvekkil davacının nafakasını düzenli bir şekilde banka havalesi yoluyla yatırmaktadır. Bu husus tarafımızca bildirilecek banka kayıtlarının celbiyle kanıtlanacaktır. Ayrıca müvekkil, aylık iştirak nafakasının ödemesi dışında, davacının tüm eğitim, giyecek vs. gibi giderlerini ekonomik gücünün elverdiği ölçüde karşılamaktadır. Bu husus da Sayın Mahkeme nezdinde dinleteceğimiz tanık beyanlarıyla ispatlanacaktır.
Sonuç olarak; müvekkil geçirmiş olduğu kaza neticesinde yatağa bağımlı halde malul olup; sürekli iş göremezlik derecesinde maluldür. Çalışacak durumda olmadığı için; nafakanın arttırılması bir yana mevcut nafakayı bile ödeyebilecek durumda değildir, kendi geçimini bile sağlayamamaktadır. Tüm bu sebeplerle davacı tarafça açılmış davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Hukuksal Dayanaklar : MK ve İlgili mevzuat hükümleri
Kanıtlar :
1-) Müvekkilin geçirmiş olduğu kazadan sonrasına ilişkin fotoğraflar(EK-1)
2-) Müvekkilin kaza nedeniyle geçirdiği ciddi ameliyatlara ilişkin epikriz raporu(EK-2)
3-) Davacıya ait …………… Katılım Bankası ……….. Şubesi 00022 ……….1 hesap numaralı ve ………..Bankası A.Ş. …………Üniversitesi Şubesi 01241 ………… hesap numaralı hesapların dökümlerinin celbini talep ediyoruz.,
4-) Nüfus kayıtları
5-) Tarafların sosyal ve ekonomik durumları
6-) İsticvap
7-) Bilirkişi raporu, yemin, isticvap, tanık beyanları, Yargıtay içtihatları ve her türlü sair delil
😎 TANIKLARIMIZ:
a)…………. (TC Kimlik No:………..
Adr:…………….
b) …………. (TC Kimlik No:………..
Adr:…………….
c) ………… (TC Kimlik No:…………….
Adr:………………….
Sonuç ve İstem : Açıklanan nedenler, gözönüne alınacak ve oluşacak durumlar ışığında ;
Haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini, ayrıca yargılama giderleriyle Avukatlık ücretinin dahi davacıya yükletilmesine karar verilmesini davalı vekili olarak talep eder, saygılar sunarız. 17.02.2022
Davalı
Vekilleri
Av. ……………..
EKLER:
1-) Müvekkilin geçirmiş olduğu kazadan sonrasına ilişkin fotoğraflar(EK-1)
2-) Müvekkilin kaza nedeniyle geçirdiği ciddi ameliyatlara ilişkin epikriz raporu(EK-2)
3-) Davacı için cevap dilekçesi ve ekleri fazlası
4-) Vekaletname sureti
+ There are no comments
Add yours