➡️ Adli Tatilde Görülen Dava ve İşler-HMH 103. Madde

➡️ Anlaşmalı boşanma davası adli tatilde görülebilir mi?

➡️ İcra Hukuk Mahkemesinde açılan davalar adli tatilde de görülebildiğinden temyiz süresi adli tatil içinde işlemeye devam eder.

➡️ İşverenin açtığı alacak davasının HMK’nun 103. maddesinde sayılan adli tatilde görülecek dava ve işlerden olmadığı…

➡️ Adli tatil süresi içerisinde yapılan tebliğ geçerli olup, tebliğin adli tatilde yapılması halinde süreler işlemez ve temyiz süresi adli tatilin bittiği günden itibaren başlar.

  • ÖZET;
  • ➡️ Dava, velâyetin değiştirilmesine ilişkin olup, adli tatil içerisinde görülebileceğinden süreler adli tatilde işlemeye devam eder.
  • ➡️ Davacı vekiline karar 13.07.2021 tarihinde tebliğ edilmiş ve fakat söz konusu karara karşı yasada öngörülen iki haftalık süre geçtikten sonra 18.08.2021 tarihinde verilen dilekçe ile temyiz talebinde bulunulmuştur. Böyle olunca süresinde olmayan davacının velayetin değiştirilmesi davasının reddine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Karar İçeriği

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi         

2021/7521 E.  ,  2021/6757 K.


“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Kişisel İlişkinin Düzenlenmesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından velâyetin değiştirilmesi davasının reddi ve kişisel ilişki süresi yönünden; davalı tarafından ise yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Davacının velâyetin değiştirilmesi davasının reddine yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde;
Dava, velâyetin değiştirilmesine ilişkin olup, adli tatil içerisinde görülebileceğinden süreler adli tatilde işlemeye devam eder. Davacı vekiline karar 13.07.2021 tarihinde tebliğ edilmiş ve fakat söz konusu karara karşı yasada öngörülen iki haftalık süre geçtikten sonra 18.08.2021 tarihinde verilen dilekçe ile temyiz talebinde bulunulmuştur. Böyle olunca süresinde olmayan davacının velayetin değiştirilmesi davasının reddine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının kişisel ilişkinin süresine ilişkin temyiz dilekçesinin incelenmesinde;
İlk derece mahkemesince verilen kişisel ilişkiye ilişkin hüküm, davacı tarafından istinaf edilmediğinden kesinleşmekle, davacının kişisel ilişkiye yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
3- Davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına, karar vermek gerekmitir.
SONUÇ: Yukarıda 1. ve 2. bentte gösterilen sebeplerle davacının temyiz dilekçesinin REDDİNE, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün yukarıda 3. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 292.10 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oybirliğiyle karar verildi. 04.10.2021 (Pzt.)

Bir Cevap Yazın