➡️ Adli Tatilde Görülen Dava ve İşler-HMH 103. Madde

➡️ İcra Hukuk Mahkemesinde açılan davalar adli tatilde de görülebildiğinden temyiz süresi adli tatil içinde işlemeye devam eder.

➡️ İşverenin açtığı alacak davasının HMK'nun 103. maddesinde sayılan adli tatilde görülecek dava ve işlerden olmadığı...

➡️ Adli tatil süresi içerisinde yapılan tebliğ geçerli olup, tebliğin adli tatilde yapılması halinde süreler işlemez ve temyiz süresi adli tatilin bittiği günden itibaren başlar.
  • ÖZET;
  • ➡️ Kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili istemli davalar 2942 sayılı yasada düzenlendiği şekliyle 4 ay içerisinde bitirilmesi gereken, işin niteliği gereği ivedi işlerden olup, HMK’nun 103/1-h maddesi gereğince adli tatilde görülecek dava ve işlerden olduklarından, yasal süreler içerisinde temyiz talebinde bulunulmadığından, davalı … vd. vekilince yapılan temyiz başvurusunun reddine…

Karar İçeriği

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi         

2020/10488 E.  ,  2021/8449 K.


“İçtihat Metni”


MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi, davacı idare, davalı … vd. İle davalı … vd. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tapuya tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davacı idare, davalı … vd. ve davalı … vd. vekillerince temyiz edilmiştir.
Davalı … vd. vekiline gerekçeli kararının 25.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği ve hükmün 02.09.2020 tarihinde harcı yatırılmak suretiyle temyiz edildiği anlaşılmış olup, kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili istemli davalar 2942 sayılı yasada düzenlendiği şekliyle 4 ay içerisinde bitirilmesi gereken, işin niteliği gereği ivedi işlerden olup, HMK’nun 103/1-h maddesi gereğince adli tatilde görülecek dava ve işlerden olduklarından, yasal süreler içerisinde temyiz talebinde bulunulmadığından, davalı … vd. vekilince yapılan temyiz başvurusunun reddine karar verildikten sonra; davacı idare ve davalı … vd. vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Arsa niteliğindeki Durak Mahallesi 2062 ada 128 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-g maddesi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde, tespit edilen bedelin davalılara ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak;

Anayasa Mahkemesinin 27/11/2020 gün 31317 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 16/07/2020 tarih 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanunla Değişik Kamulaştırma Kanunun 10/8. fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,
Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;
a) 4 numaralı fıkrasının ikinci bendinde yer alan (fark kamulaştırma bedelinin) kelimesinden sonra gelen kısmın hükümden çıkartılmasına, yerine (üçer aylık vadeli hesapta işlemiş nemaları ile birlikte derhal ödenmesine, bu hususta ilgili bankaya derhal müzekkere yazılmasına) cümlesinin yazılmasına,
b) 6 numaralı fıkrasında yer alan (kararın kesinleştiği) kelimelerinin hükümden çıkartılmasına, yerine (Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin ilam tarihi olan 08.06.2021) ibaresinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 08/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi

Karar İçeriği

5. Hukuk Dairesi         2020/521 E.  ,  2021/7656 K.
“İçtihat Metni”MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İlk Derece Mahkemesince (Kocaali Asliye Hukuk Mahkemesi 2016/177 Esas–2017/175 Karar) davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekilince yapılan istinaf başvurusu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, davalı vekilince istinaf talebinin reddine ilişkin ek karara karşı yapılan istinaf başvurusu ise HMK’nun 103/1-h ve 346/2. maddeleri uyarınca esastan reddine dair hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 25/05/2021 günü temyiz eden taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

– K A R A R –

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekilince yapılan istinaf başvurusu İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince HMK’nun 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddine; davalı vekilince istinaf talebinin reddine ilişkin ek karara karşı yapılan istinaf başvurusu ise HMK’nun 103/1-h ve 346/2. maddeleri uyarınca esastan reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; davalı vekiline ilk derece mahkemesinin gerekçeli kararının 10.07.2017, davacı idare vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin ise 07.08.2017 tarihlerinde tebliğ edildiği ve hükmün 29.08.2017 tarihinde harcı yatırılmak suretiyle istinaf edildiği anlaşılmış olup, kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili istemli davalar 2942 sayılı yasada düzenlendiği şekliyle 4 ay içerisinde bitirilmesi gereken, işin niteliği gereği ivedi işlerden olup, HMK’nun 103/1-h maddesi gereğince adli tatilde görülecek dava ve işlerden olduklarından, ilk derece mahkemesince iki haftalık yasal süreler içerisinde istinaf talebinde bulunulmadığından bahisle istinaf talebinin reddine ilişkin verilen ek karara karşı davalı vekilince yapılan istinaf başvurusunun HMK’nun 103/1-h ve 346/2. maddeleri uyarınca reddine karar verilmesi doğrudur.
Davacı idare vekilinin temyizine gelince;
Kapama fındıklık niteliğindeki … ilçesi, … köyü 125 ada 2 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tespit edilmesine, üzerinde bulunan tel çite ise niteliğine göre değer biçilmesine ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün ve ek kararın HMK 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 25/05/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bir Cevap Yazın