Meskeniyet iddiasının dinlenmesi için borçlunun sürekli olarak o evde oturması gerekli midir?

7 min read

Meskeniyet İddiası

Meskeniyet iddiasının dinlenmesi için borçlunun sürekli olarak o evde oturması gerekli değildir.

İLGİLİ ;

➡️ Borçlu haczi öğrendikten sonra 7 gün içinde meskeniyet iddiasında bulunmalıdır.

  • ÖZET :
  • Meskeniyet iddiasının dinlenmesi için borçlunun sürekli o evde oturmasının gerekli olmadığı, hacze konu taşınmazın şikayetçi borçlu ve ailesinin haline münasip olup olmadığının belirlenmesi bakımından mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi kurulu raporu ve ek raporların dosyaya sunulduğu, Bilirkişi kurulu raporunda hacze konu taşınmazın güncel değerinin 180.200,00 TL, haciz tarihi itibarı ile değerinin 148.214,40 TL, davacının haline münasip daha mütevazı koşullara sahip mahallelerde alabileceği evin keşif tarihi itibarı ile değerinin ise 185.000,00 TL olarak belirlendiği, raporda emsal karşılaştırma yöntemi kullanılarak, taşınmazın değerinin ve haline münasip ev değerinin tespit edildiği, somut emsal verilerine yer verildiğinin anlaşıldığı, şikayetçi borçlunun bakmakla yükümlü olduğu eşi ve reşit olmayan iki çocuğunun olması karşısında, 3+1 odalı evin haline münasip sayılması gerektiği, kök raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi        

 2023/1577 E.  ,  2023/4175 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
DAVA TARİHİ : 26.01.2021
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aydın 2. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki İİK md.82/1-12 gereği meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti sebebiyle yapılan inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Şikayetçi borçlu vekili isteminde özetle; şikayete konu haczedilen taşınmazın şikayetçi borçlunun ailesinin mesken olarak kullanmakta olduğu konut olduğunu belirterek meskeniyet şikayetlerinin kabulüne, taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.


II. CEVAP
Karşı taraf alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın usulden ve esastan reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tüm dosya ile bilirkişi heyeti raporunun incelenmesinde, şikayet konusu olan taşınmazın bulunduğu yer konum ve mevkisi hususiyetleri ile ayrıca taşınmaz üzerindeki yapıların inşai ve teknik özellikleri kullanılmaya elverişlilik durumu gibi taşınmaz değerini etkileyen objektif ve subjektif kıstasların ayrıntılı olarak gözetildiği ve bunun yanı sıra şikayetçinin sosyal, iktisadi ve mali dosyaya yansıyan durumunun ve bu yöne ilişkin maddi olguların da nazara alındığı ve her ne kadar ek raporun denetime açık nitelikte olup bilimsel gerçeklerin özlü olarak tartışıldığı görülse de şikayetçinin nüfus kayıt örneği, sosyal ekonomik durum araştırması da göz önünde bulundurularak mahcuz taşınmazın haline münasip nitelikte olduğu sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Cevap dilekçesinin tekrar edildiği görülmekle, şikayetin süresinde olmadığı, haczedilemezlik şikayetinde bulunabilmek için kira istisnası haricinde borçlunun bizzat evde ikamet etmesinin şart olduğu, şikayetçinin istem konusu taşınmazda ikamet etmediği, şikayet talepnamesinde ve icra dosyasında borçlunun adresinin … olduğu, şikayetçinin …’nda yaşamını sürdürdüğü, aile konutu ile borçlunun haline münasip evi kavramlarının her zaman örtüşmediği, aksi düşünülse dahi, davaya konu taşınmazın değerinin, haline münasip meskenin temini için gerekli olan bedelden fazla olduğu, dosyada alınan bilirkişi raporlarında taşınmazın değerinin çok düşük hesaplandığı, 30.06.2021 tarihli bilirkişi raporunda şikayete konu meskenin haline münasip olmadığının tespit edilmesine rağmen, İlk Derece Mahkemesince bu raporun değerlendirmediği ileri sürülmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetin süresinde olduğu, meskeniyet iddiasının dinlenmesi için borçlunun sürekli o evde oturmasının gerekli olmadığı, hacze konu taşınmazın şikayetçi borçlu ve ailesinin haline münasip olup olmadığının belirlenmesi bakımından mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi kurulu raporu ve ek raporların dosyaya sunulduğu, Bilirkişi kurulu raporunda hacze konu taşınmazın güncel değerinin 180.200,00 TL, haciz tarihi itibarı ile değerinin 148.214,40 TL, davacının haline münasip daha mütevazı koşullara sahip mahallelerde alabileceği evin keşif tarihi itibarı ile değerinin ise 185.000,00 TL olarak belirlendiği, raporda emsal karşılaştırma yöntemi kullanılarak, taşınmazın değerinin ve haline münasip ev değerinin tespit edildiği, somut emsal verilerine yer verildiğinin anlaşıldığı, şikayetçi borçlunun bakmakla yükümlü olduğu eşi ve reşit olmayan iki çocuğunun olması karşısında, 3+1 odalı evin haline münasip sayılması gerektiği, kök raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
İstinaf başvuru dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, İİK md.82/1-12 gereği meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1., 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, …
2., İİK md.82/1-12 ,

3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı alacaklı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Editör http://sanalhukuk.org

Güncel ve Güvenilir Hukuki Bilgi

Daha Fazla

+ There are no comments

Add yours