Mahpusların haberleşme hürriyeti

2 min read

Anayasa Mahkemesi’nin hükümlü ve tutukluların haberleşme hürriyeti hakkındaki (Gülşan Adet, B. No:2020/1455, 11/7/2023) kararından satır başları şöyle:

İlgili,Yeterli ve Somut Gerekçe

Mahpusların mektuplarının denetlenmesi ve alıkonulması suretiyle haberleşme hürriyetine yapılan müdahalelerin demokratik toplum düzeninin gereklerine uygunluğu ve ölçülülüğünün denetiminde gözetilmesi gereken genel ilkelere Anayasa Mahkemesince birçok kararda ayrıntılı olarak yer verilmiştir (Ahmet Temiz, B. No: 2013/1822, 20/5/2015, §§ 37-68; Muhittin Pirinççioğlu (3), B. No: 2017/34566, 10/3/2020, §§ 44-57; Cihat Ayik ve Hacı Ali Baştürk, B. No: 2017/31506, 10/3/2020, §§ 44-57). Bu bağlamda kamu makamları ile derece mahkemelerinin haberleşme hürriyetine yönelik müdahalenin zorunlu bir ihtiyaca karşılık geldiğini ve orantılı olduğunu ilgili ve yeterli gerekçelerle ortaya koymaları gerekmektedir.

Somut olayda hangi ifadeler nedeniyle mektubun sakıncalı görüldüğüne ilişkin bir değerlendirme yapılmamıştır. Derece mahkemelerinin kararlarında da mektubun içeriğine ilişkin bir tartışma yapılmamış, mektubun içeriği ve el konulma nedeni ilişkilendirilmemiş, el koyma işleminin mevzuata aykırı olmadığı belirtilmekle yetinilmiştir. Bunun yanında mektubun tamamının alıkonulmasına karar vermek yerine mektup içerisinde sakıncalı olduğu değerlendirilen bazı cümlelerin okunmayacak şekilde karalanarak mektubun gönderilmesinin veya muhatabına verilmesinin mümkün olup olmadığına ilişkin bir tartışma da yapılmamıştır. Disiplin Kurulu Başkanlığı ve derece mahkemeleri kararlarında mektubun alıkonulmasına dair mektupla ilişkili, somut bilgilere dayalı ve yeterli gerekçenin bulunmadığı ve sakıncalı içeriğe dair somut bir değerlendirmenin yapılmadığı görülmektedir. Bu nedenle müdahalenin demokratik bir toplumda gerekli olmadığı kanaatine varılmıştır.

Daha Fazla

+ There are no comments

Add yours